Dünyayı gezen Kırıkkaleli dijital göçebe 

Kırıkkaleli bir Youtuber olan ve dijital göçebelik yaşam tarzı ile hayatını devam ettiren Engin Özdemir, Gazetekale’ye konuk oldu.

ÖZDEMİR: “YAPTIĞIM İŞ SAYESİNDE HEM GEZİYORUM HEM DE PARA KAZANIYORUM. ÇOĞU İNSAN BİZE ŞAŞIRIYOR. BU HAYAT, NORMAL BİR HAYAT GİBİ. SADECE YAŞANTIMIZDA HER ŞEY ONLİNE”

HEM GEZİYORUM HEM DE PARA KAZANIYORUM
Sırt çantası, dizüstü bilgisayarı ve el kamerası ile dünyanın dört bir yanını gezen ve bu yerlerde yaşadıklarını kayda alarak, Youtube üzerinden takipçileri ile paylaşan dijital göçebe Engin Özdemir, renkli ve heyecanlı hayatını sizler için anlattı. Gazetekale İmtiyaz Sahibi Kadir Yahşi’nin sorularını yanıtlayan Özdemir, dijital göçebeliğin avantajlarından bahsetti. Özdemir, “Yaptığım iş sayesinde hem geziyorum hem de para kazanıyorum” dedi.

ÖZDEMİR, NASIL BU SEVİYEYE GELDİĞİNİ ANLATTI
Youtube’da yaklaşık 250 bin takipçisi bulunan ve Sri Lanka’da başladığı yolculuğuna sırası ile Malezya, Vietnam, Tayland, Bali ve tekrar Sri Lanka şekilde devam eden dijital göçebe Engin Özdemir, gittiği ülkelerde kiraladığı evleri, yaptığı aktiviteleri ve bir Kırıkkaleli olarak sıfırdan başlayıp bu seviyeye nasıl geldiğini en ince ayrıntısına kadar anlattı. 

İşte o röportaj;
Bu dijital göçebeliği hikayesi nasıl başladı?

 “2015 yılında Üniversite okurken, Work and Travel diye bir program dahilinde Amerika’ya gitme şansı yakaladım. İşte hem orda çalışıyorsun hem de geziyorsun. Bir kere yurtdışına çıkınca düşüncelerim değişti diyebilirim. Orada 4 aylık bir süreç boyunca yaşadım. Hem para kazandım, aynı zamanda da gezdim. Belirli bir bölgede yaşayıp, aynı zamanda para kazanmayı sevdim. Daha sonra ben 2016 yılında Polonya’ya erasmusa gittim. Tekrardan yurtdışında belirli bir bölgede belirli bir süre yaşadım. 2016 yılının yazında da Amerika’ya gittim. Böyle bir süreç geçti üniversite yılında. Sürekli başka ülkelere gidip yaşadım ve hoşuma gitti. Ben bunu nasıl sürekli yapabilirim diye düşünmeye başladım. O süreç içerisinde bilgisayar başında çalışıp, dünyanın farklı bölgelerinde yaşamayı keşfettim. Bu yaşam tarzına dijital göçebelik deniyor.”

Eşinle evliliğiniz nasıl oldu? Eşin de senin gibi dünyayı gezmeyi seviyor mu?
“Kız arkadaşımla Antalya’da tanıştım. Kendisi bilgisayar başında çalışan bir iç mimar. O da dünyanın farklı bölgelerinde yaşama hayali olan birisiydi. İkimizin de düşünceleri uyuşunca, ben de kendimi işimde geliştirince çıkmaya karar verdik. 2019 yılının Ocak ayında Sri Lanka’ya bilet aldık ve bu serüvene başladık. Daha sonra Asya’da birçok ülkede yaşama fırsatı yakaladık. Bunlardan bir tanesi Malezya’ydı. Daha sonra Vietnam’a taşındık, Vietnam’dan Tayland’a, Tayland’dan Bali’ye. Daha sonra 2020 yılında Kovid geldi ve Kovid sürecinde yaklaşık 1 yıl Sri Lanka’da yaşadık. Aynı zamanda hem çalışıyorduk hem de geziyorduk.”

Sri Lanka’da neler yaşadın? Herhangi bir zorluk ile karşılaştın mı? 
“Basitçe söylemek gerekirse Asya, Avrupa ülkelerine göre biraz daha uygun. Biz elimizde valizlerle gidiyoruz ve direkt bir ev kiralıyoruz ve o evin içerisinde her şey hazır oluyor. Biz 2019 yılında 300 ile 600 dolar arası ev kiralardık. Evi kiraladıktan sonra belirli bir bölgede, belirli bir süre yaşıyorsun ve belirli rutinlerimiz vardır. Sabahları çalışıyoruz, işlerimizi yapıyoruz, müşterilerimizle görüşüyoruz. Bir sahil kasabasında sörf yapabileceğimiz bir yerde yaşıyorduk ve bazen öğlen sörf yapmaya gidiyorduk. Bazen filler, leoparlar gibi vahşi hayvanları görebileceğimiz, vahşi doğaya gidebiliriz. Herhangi bir zorluk olarak şunu söyleyebilirim, sürekli ülke değiştirmek zorundasın çünkü pasaportunun sana verdiği belirli sınırlar var yani bir ülkeye gittiğinde en fazla 2-3 ay kalabilirsin. 

Kırıkkale’den çıkmış birisi olarak genç Youtubelara neler önerirsin?
 “Her gün video paylaştığım dönemlerde daha fazla içerik ortaya attığım için bu içerikler daha fazla insanın önüne düştü. Ve daha fazla insan takip etmeye başladı. Benim videolarım insanların bir rutini haline gelmişti. Sen mesela sabah kalktın, bir şey izlemek istiyorsun ne açalım? Engin Özdemir vlogu açalım. Engin Özdemir saat 09.00’da o vlogu hazırlamıştır. Harbiden de öyleydi. Her sabah saat 09.00’da o videolar insanların karşısındaydı. Bunu daha önceden biliyordum. Bir rutin haline getirmem gerekiyordu. İnsanlar yemek yerken beni izlesin, vakit geçirsin, aileden biri olarak görsün.”

Youtube’dan ne kadar kazanıyorsun?
“Şimdi çok basit bir şekilde açıklayayım. Eğer Youtube’da bin izlenme alıyorsan Türkiye’de ortalama bir dolar kazanıyorsun. Bu bazen reklam gelirlerine göre düşebiliyor. Örneğin ocak ayında çok fazla reklam veremiyorlar. Ama örneğin 1 milyon izlenme alıyorsan, yaklaşık 900 dolar ile bin dolar arasında bir miktar kazanırsın. Benim şuan kanalımın ortalaması 1 buçuk milyon izlenme ile 2 milyon izlenme arası. Bu da bana bin 500 dolar ile 2 bin dolar arası bir gelir sağlıyor. Biz aynı zamanda bizimle uyumlu olan şirketlerle sponsor anlaşmaları sağlıyoruz.” 

Takipçilerin için söylemek istediğin bir şey var mı?
“Umarım bu röportajla beraber, daha önce bizi hiç tanımayan insanlara, özellikle gençlere yardımcı olabiliriz yani bu yaşam tarzını da görmüş olurlar. Belki buradan öğrendikleri ile ilk denemelerine kendileri de başlarlar çünkü yıllar önce ben de böyle birkaç insanı izleyerek, görerek bunları öğrendim. Kendin yapmak istedim ve inandım. Sürekliliği bozmadan çalıştım. Yani tavsiyem isterseniz deneyin ama denemeden pes etmeyin.”

Haber: Burak Çalışkan 


HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Dünya