Osmanlı mesleği tarih oluyor 

Unutulmaya yüz tutmuş “Kalaycılık” mesleğinin son temsilcilerinden biri olan 55 yaşındaki Ahmet Ok, yaklaşık 32 yıldır geçimini bu meslekten sağlıyor.

32 YILDIR BABA MESLEĞİNİ SÜRDÜRÜYOR 
Osmanlıdan günümüze kadar gelen bakır kalaylama mesleği, adeta kaybolmanın eşiğinde. 
Fason üretimlerin artması ve bakır eşyalara talebin her geçen yıl azalması nedeniyle son yıllarda bitme noktasına gelen bakırcılık mesleğinin son erbabı olan Ahmet Ok, Hüseyin Kahya Mahallesi Turgut Reis Caddesi’ndeki 15 metrekare genişliğe sahip atölyesinde bu mesleği hem yaşatmaya hem de geçimini sağlamaya çalışıyor. Yaklaşık 32 yıldır baba mesleğini devam ettiren bakır kalaycısı Ok, bu mesleğin artık zamanla bitme noktasına geldiğini söylüyor.

BU MESLEĞE VE BİZE SAHİP ÇIKSINLAR 
Yanında bir eleman yetiştirmenin mücadelesinde olduğunu ifade eden Ok, “Elimden geldiği kadarıyla bu mesleği öğretmeye çalışıyorum, çünkü bu mesleğin yaşaması lazım. Bu bizim baba mesleğimiz ve yıllardır bu işin içerisinde yoğrulduğumuz için severek yapıyoruz. Devlet yetkililerimizden isteğimiz bize sahip çıkmaları ve bu mesleğin yaşatılmasını talep ediyoruz. Bizler bazı teşviklerden yararlanamıyoruz. Bu nedenle teşviklerin alanının genişletilmesini düşünüyorum. Örneğin malzeme desteği bekliyoruz. Bizim aldığımız malzemeler çok pahalanıyor. Zaten yaptığımız işçiliğe bunu yansıtırsak çok bir kar edemiyoruz” dedi. 

PLASTİK ÜRÜNLER UCUZ DİYE TERCİH EDİLİYOR 
Bakırın, teknolojiye yenik düştüğünü söyleyen Ok, “Vatandaşlarımız plastik, alüminyum gibi malzemeleri tercih ediyor. Bakır kullanımı sağlığa faydalıdır. Bakır şuanda son aşamasını, en son günlerini yaşıyor. Bu mesleği bizde yapmazsak bir daha yapan olmayacaktır. Bu plastiklerin sağlığa zararlı olduğunu herkes biliyor ama ucuz diye kullanıyorlar. Zaten bu bakırların piyasada bir daha yenisi çıkmıyor. Yıllar önce ya da daha öncelerden kullanılanları yenilemek amacıyla bizler burada mücadele sergiliyoruz.”

BU MESLEK İNSAN SAĞLIĞINA ZARAR VERİYOR 
Her mesleğin olduğu gibi bu mesleğinde zorlukları olduğunu söyleyen Ok, “Solunum yollarımıza çok büyük zararlar veriyor. Ama ekmeğimiz için yıllardır sabrediyor ve mücadelemizi sürdürüyoruz. Mesleğimizin riskli taraflarından birisi de meslek hastalıklarını ortaya çıkartıyor. Çoğu arkadaşımız akciğer kanserine yakalandı ve hayatlarını kaybetti. 
Bu nedenle KOSGEB gibi kuruluşların bizlere makine teçhizatı yerine daha farklı destekler sunmasını bekliyoruz. Çünkü her zaman söylüyorum bu mesleğin yaşatılması lazım. Bu meslek Osmanlı kültüründen gelen bir meslektir.”

HAYALİM PİLOT OLMAKTI, KALAYCI OLDUM 
Baba mesleğini sürdürmekten dolayı duyduğu onur ve gururu dile getiren Ok, hayalindeki mesleğinin pilot olmak istediğini söyledi. Ok, “Okumak istiyordum. Fakat o dönemdeki durumlar nedeniyle ister istemez hem okumadım hem de okuyamadık. Okuyamayınca da baba mesleğini sürdürmeye karar verdik. Bu meslek el emeği, göz nuru olduğu için teknolojik makinelerle yapılmağı için en son nokta bu. İlerleyen zamanlarda teknoloji kullanılarak belki ateş ve körük anlamında farklı bir şeyler yapılabilir.”

KALAYCILAR İÇİN BİR İŞHANI OLUŞTURULABİLİR 
Bakır kalaycı ustası Ok, “Belediyemizin ya da diğer devlet yetkililerimizin bana ya da bu meslekle uğraşan diğer arkadaşlarım için bir İşhanı oluşturulabilir. Havalandırması, elektriği, suyu, doğalgazı yani her anlamda iyi bir yer olabilir. Ben kendi imkanlarımla işimi yürütmekteyim. Mesela bazı şehirlerde görüyorum kalaycı arkadaşlar için çok çeşitli imkanlar sunulmuş. Bizler içinde bir İşhanı oluşturulabilir. Bu konuda Kırıkkale Valiliği, Kırıkkale Belediyesi ve diğer yetkililerimizden çağrımıza kulak vermelerini bekliyorum.”

GÜZEL AMA ZOR VE MEŞAKKATLİ MESLEK 
Gençlerin artık hazır iş istediğini söyleyen Ok, “Geçmiş kültürümüze hep birlikte sahip çıkmalıyız. Bakır kalaycılığı güzel bir meslek, uğraştırıcı ve zor bir meslek, yıpratıcı bir meslek ama yine de hoşumuza gidiyor, severek yapıyoruz. Örneğin gençlerimiz bir araya gelse, bu mesleğin yaşatılması amacıyla büyük girişimlerde bulunsalar. Fakat bunların hiçbiri olmuyor. Bakır malzemesinin kökü Osmanlı’ya dayanıyor. Osmanlı zamanından geliyor. Çelik olsun, alüminyum olsun onların mazisi 10 sene, 15 sene, 20 sene veya 50 senedir yani en sağlıklısı bakırdır bize göre" dedi.

BU MESLEK KISA SÜREDE ÖMRÜNÜ TÜKETECEK 
Kaybolmaya yüz tutmuş bir meslek olduğunu da ifade eden Ok, "Devletin bize sahip çıkması lazım. Kırıkkale gibi bir yerde 5 parmağı geçmeyecek sayıda kalaycı var. Önceden 8-10 tane vardı iş yetişmiyordu. Şimdi bitme noktasında. Şükürler olsun karnımızı doyuruyoruz. Devletin bize teşvik vermesi lazım eleman yetişmesi için. Mesleğin geleceği olmadığı için çırak yok. Şu malzeme daha çıkmıyor. Çıkmadığı zaman piyasa da ne kadar eski bakır dönüyorsa bizim işimiz de azalıyor. Belki 5 sene sonra bu meslek de bitecek, yani mesleğin geleceği yok" dedi. 

Haber: Burak Çalışkan


HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.