TRAFİK KAZASI RİSKİ ARTIYOR
Özaydın, “Ülkemizin dört bir yanında öğrenciler sabah karanlığında okula gitmek zorunda kalıyor. Bu durum hem fiziksel güvenliği hem de psikolojik sağlığı tehdit ediyor. Servis bekleyen çocuklar karanlıkta yollara düşüyor, trafik kazası riski artıyor,” dedi. Kalıcı yaz saati uygulamasının yalnızca enerji tasarrufu iddiasına dayandırıldığını belirten Özaydın, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Elektrik Mühendisleri Odası raporlarına atıfla şu ifadeleri kullandı: “Bu uygulamanın tasarruf getirmediği, tam tersine akşam saatlerinde enerji tüketimini artırdığı ortaya konmuştur. EMO hesaplamalarına göre kalıcı yaz saatiyle elektrik tüketimi yaklaşık yüzde 1,2 artmıştır.”
DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI ARTMAKTADIR
Özaydın, uygulamanın yalnızca enerji boyutuyla değil, aynı zamanda verimlilik, sağlık ve güvenlik açısından da ciddi sorunlar doğurduğunu söyledi: “Biyolojik uyumsuzluk nedeniyle çalışanlarda sabah saatlerinde dikkat dağınıklığı, yorgunluk ve hata oranında artış görülmektedir. Erken vardiyada çalışan sektörlerde iş kazası riski yüzde 10–15 yükselmiştir.”
Özaydın, özellikle çocuklar üzerindeki etkilerin artık görmezden gelinemeyecek düzeye ulaştığını belirtti: “İlkokul ve ortaokul öğrencileri güneş doğmadan evden çıkmakta, soğuk ve karanlıkta servis beklemektedir. Bu, hem güvenlik riski hem de öğrenme performansını düşüren bir durumdur. Uykusuzluk nedeniyle çocuklarda dikkat eksikliği ve davranış bozuklukları artmaktadır.”
İŞ AKIŞINI OLUMSUZ ETKİLİYOR
“Uygulamanın bölgesel eşitsizliği de artırdığını dile getiren ÖZAYDIN, “Batı illerimizde güneşin geç doğması nedeniyle öğrenciler uzun süre karanlıkta ders görmekte, bu da eğitimde fırsat eşitliğini zedelemektedir. Eğitim, güne eşit ışıkta başlamakla mümkündür,” ifadelerini kullandı. Özaydın, kalıcı yaz saati uygulamasının Avrupa standartlarından da uzaklaştığını vurguladı: “Avrupa Birliği ülkeleri mevsimsel saat değişimini korurken, Türkiye’nin sabit GMT+3 uygulaması, Rusya ve Suudi Arabistan dışında hiçbir ülkede yaygın değildir. Avrupa ile oluşan iki saatlik fark, uluslararası iş akışını da olumsuz etkilemiştir.”
POLİTİKADAN DERHAL DÖNÜLMELİDİR
Son olarak Özaydın, Anahtar Parti’nin bu konuda net bir tutum aldığını belirterek şu çağrıyı yaptı: “Enerjiden kazandığımızı sanırken aslında çocuklarımızın enerjisinden kaybediyoruz. Eğitim karanlıkta başlamaz, gün çocuklarımızla birlikte doğmalıdır. Kış saati uygulamasına geri dönülmeli; enerji verimliliği akıllı aydınlatma sistemleri ve kamu binalarında gerçek tasarruf önlemleriyle sağlanmalıdır.” Özaydın açıklamasını, “Anahtar Parti olarak kararlıyız; çocuklarımızın, öğretmenlerimizin, çalışanlarımızın sağlığı ve güvenliği için bu yanlış politikadan derhal dönülmelidir,” sözleriyle tamamladı.